Buz Odasındaki ÖLü kitap özeti

Kocası on yıl önce ortadan kaybolan Phoebe Maybury’nin çiftlik evinde,
bahçedeki buz odasının içinde çıplak bir erkek cesedi bulunur. Ceset,
tanınmaz durumdadır. Yüzü parçalanmıştır. İki kadın arkadaşıyla birlikte
yaşadığı evde bulunan ceset, Phoebe’in başına işler açar. Olayı
soruşturmaya başlayan, cesedin de Phoebe’in kayıp kocasına ait
olduğunu düşünen müfettişler, Phoebe’den ve birlikte yaşadığı iki
lezbiiyen arkadaşından kuşkulanırlar. Yaşadıkları köyün halkıyla sıcak
ilişkiler kuramayan bu üç kadına komşuları da yardımcı olmaz. Ancak,
müfettişlerin soruşturması ilerledikçe, köy halkı da sorguya çekildikçe,
olay karmaşık bir yola dökülür, kuşkuluların sayısı artar, cinayet içinden
çıkılmaz bir boyuta ulaşır. Okur da polis gibi gerçeği çok çarpıcı bir
biçimde öğrenecektir. Okurlarımızın Heykeltıraş adlı romanıyla tanıdıkları
Minette Walters, her kitabıyla ödül alan bir polisiye roman yazarı.
İlk kitabı olan Buz Odasındaki Ölü de 1992 yılında John Creasy En İyi
Polisiye Roman Ödülü’nü almıştı. Gerçek edebiyat tadında, sürükleyici bir
anlatımla, yalın ama etkileyici bir dille yazılmış bu romanı, eleştirmenler,
yıllardan beri karşılarına çıkan “en etkileyici bir ilk roman” olarak
karşılamışlardı. Psikolojik gerilim romanları yazan Minette Walters’a
Agatha Christie’nin mirasçısı gözüyle bakılıyor ve kendisi 90’lı yıllarda
yetişmiş en iyi polisiye roman yazarlarından biri sayılıyor.
 

ÖZETBLOG Tüm Hakları Saklıdır © Dizayn by ZaZa